Osho - İnanç üzerine


Bir kız benimle görüşmeye geldi. Bana sordu: "Söyle bana, gerçekten bir Allah var mı?"
Allah olmadığını öne sürmeye hazırdı.

Yüzüne, gözlerine baktım.Gergindi, itiraz doluydu. Bu konuda savaşmak istiyordu. Gerçekte, derinliklerde, Allah olmamasını istiyordu. Çünkü eğer bir Allah varsa, o zaman olduğun gibi kalamazsın, o zaman bir meydan okuma gelir. Allah bir meydan okumadır. Senin kendinle tatmin olamayacağın anlamına gelir, senden yüksek bir şeyin olduğu anlamına gelir. Allah'ın anlamı budur.

Bu yüzden tartışmaya hazırdı. "Ben bir ateistim ve Allah'a inanmıyorum" dedi. Ben de şöyle dedim: "Eğer Allah yoksa, ona nasıl inanmazlık edebilirsin? Ve Allah önemsizdir. Senin inancın ve inanmayışın, lehine ve aleyhine savlarla ilgilildir. Allah ile ilgili değil. Sen neden ilgileniyorsun? Eğer Allah yoksa,neden bunca yoldan geldin? Neden bir şey olmadığını öne sürmek için bana geldin? Onu unut ve affet. Evine git, zamanını boşa harcama. Eğer yoksa,
neden endişeleniyorsun? Olmadığını kanıtlamak için bunca çaba neden? Bu çaba senin hakında birşey gösteriyor. Sen korkuyorsun. Allah varsa, o zaman bu bir meydan okuma. Allah yoksa, olduğun gibi kalabilirsin. Yaşamda meydan okuma olmaz.

Meydan okumalardan, risklerden, tehlikelerden, kendini değiştirmekten, dönüşmekten korkan biri hep Allah'ın varlığını inkar edecektir. Onun zihni inkardır, inkar onun hakkında birşey anlatır, Allah hakkında değil..

Kıza, Allah'ın kanıtlanabilen ya da çürütülebilen birşey olmadığını söyledim. Allah, lehine ya da aleyhine görüş sahibi olabileceğin bir nesne değildir. Allah, senin içinde bir olasılıktır. O dışarda birşey değildir. Senin içinde bir olasılıktır. O olasılığa gidersen, o gerçek olur. O noktaya gitmezsen, o gerçekdışıdır.
Ve eğer ona karşı tartışırsan, o zaman yolculuğun anlamı yoktur. Sen aynı kalırsın. Bu bir kısır döngüye dönüşür.

Allah'ın olmadığını öne sürüyorsun ve bu yüzden asla ona doğru gitmiyorsun. Çünkü bu bir içsel yolculuk. Sen asla yolculuk etmiyorsun. Çünkü olmayan bir noktaya doğru nasıl gidebilirsin? Bu yüzden aynı kalıyorsun. Sen aynı kaldığında asla buluşmuyorsun. Allah ile asla karşılaşmıyorsun. Asla onunla ilgili
bir his, bir titreşim almıyorsun. O zaman senin için, onun olmadığı daha da fazla kanıtlanmış oluyor. Bu ne kadar çok kanıtlanırsa, sen o kadar uzaklaşıyorsun, o kadar düşüyorsun, arandaki boşluk o kadar artıyor.

"Yani bu Allah'ın olup olmaması meselesi değil" dedim kıza. Bu, senin büyümeyi isteyip istememen meselesi. Büyürsen, bütün büyümen buluşma olacak.
Bütün büyümen karşılaşma olacak, bütün büyümen birlik olacak.

Allah yok, ama sen ulaştığında olacak. O zatan orada olan birşey değil. O asla orada değil, o bir büyüme. Tamamen bilinçli hale ulaştığında Allah vardır.Ama itiraz etme. Enerjini itiraz etmek için harcamak yerine, enerjini kendini değiştirmek için kullan.



OSHO

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder